Türkiye'nin Rusya sınırında hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Rus uçağını düşürmesi ardından ortaya çıkan kriz tablosundan en fazla üreticiler etkilendi. Türkiye'nin narenciye diyarı olan Çukurova'da Rusya'nın 1 Ocak'ta uygulamaya koyacağı ekonomik ambargodan fazla etkilenmemek için olgunlaşan mandalina ve portakalı dalından hemen koparıp, vakit geçirmeden pazara sunmak için hasadı hızlandırdı. Türkiye'de turunçgil üretiminin yüzde 72'si Çukurova bölgesinde üretilirken, greyfurdun yüzde 96'sı, limonun yüzde 86'sı, portakalın yüzde 62'si ve mandalinanın ise yüzde 75'i bu bölgeden sağlanmakta.

 

Geçen yıl Türkiye'nin turunçgil ihracatı yaptığı ülkeler arasında Rusya 1. sırada yer alırken, turunçgiller ihracatının yüzde 33. Rusya'ya gidiyor. Rusya'yı sırasıyla Irak, Ukrayna, Suudi Arabistan, Romanya, Almanya, Polonya, Gürcistan, Sırbistan ve Bulgaristan takip ediyor. Rus uçağının Türkiye tarafından düşürülmesinden sonra ortaya çıkan kriz başta turunçgillerin üretimini vururken, Rusya'nın asıl ekonomik ambargosu ise 1 Ocak tarihinde başlayacak.

 

'Rusya ile Türkiye arasındaki restleşme emekçiyi vuruyor'

 

Ekonomik yaptırımlar Türkiye'de şimdiden etkisinin gösterirken, AKP hükümetin yanlış dış politikası en çok emekçileri vuruyor. Tüm Üretici Köylü Sendikası (TÜM-KÖY-SEN) Genel Sekreteri Sedat Başkavak, yaşanan krizin daha da derinleşeceğini belirterek, 1 Ocak tarihinde ambargonun uygulanması ile sürecin devam ettirilmesi halinde bu restleşmeden en çok üretici köylünün zarar göreceğini söyledi.

Türkiye'nin Rusya'ya ihraç ettiği tarım ürünlerin toplamının 2.5 milyar Dolar olduğunu ve bu mevsim itibari ile 138 milyon Dolar'lık narenciye ihracatının söz konusu olduğunu kaydeden Başkavak, ancak Ocak ayına kalmadan portakal ve mandalina ihracatının şimdiden durduğunu ifade etti. Tüccar ve ihracatçı şirketlerin artık ne ürün depolayabildiğini nede sevkiyat yapabildiğini dile getiren Başkavak, şöyle devam etti: "Herkes bekle gör durumunda bir taraftan Rusya Türkiye restleşiyor bir taraftan da Cumhurbaşkanı 'Zaten sizin 1 milyar Dolar'lık alımınız var. Alsanız ne olur almasanız ne olur' diyor ama sonuç itibari ile ürününü dalında bekleten üretici köylü. Doğal olarak ta üretici köylünün ürünü daha çok ucuzlayacak daha az paraya satmak zorunda kalacak. Piyasalar durgun diyen tüccar, üreticinin ürününü daha ucuza kapatmanın hesabını yapacaktır."

 

'Emekçilerin savaş politikalarına karşı çıkması lazım'

 

Rusya krizi ile birlikte tüccar ve aracının fiyatlarını arttırdığını fiyat artışı yapmayan tek kesimin üretici köylü olduğuna dikkat çeken Başkavak, "Söylendiği gibi ihracat azaldığı için 'nasıl olsa ürünler Türkiye pazarında tüketilecek Türkiye pazarında da ürünler ucuzlayacak' söylemi bu gün itibari ile gerçeği yansıtmıyor" dedi. Türkiye emekçilerinin topyekûn savaş politikalarına karşı hayır demesi gerektiğini kaydeden Başkavak, savaş politikaları devam ettiği sürece ve Türkiye'nin Suriye'deki iç savaşı körüklediği sürece Rusya ile yaşanan uçak krizinin yarın bir başka ülkede daha başka bir krize neden olacağını ifade etti.

 

Türkiyenin kendi sınırında bulunan ülkelere ihracat yaptığını ancak sınır ihracatı yapılan bütün ülkelerle AKP iktidarının kavgalı durumda olduğunu ve bundan kaynaklı kendi sınırında ihracat yapamaz bir ülke konumuna geldiğini belirten Başkavak, "O zaman başta üretici köylüler olmak üzere Adana, Mersin, Antalya, Hatay'da bulunan narenciye üreticisi hükümetin savaş politikalarına hayır demediği sürece bu krizin bitme ihtimali yoktur. Türkiye'nin yanlış dış politikası emekçilerin sırtında kambur olmaya devam ediyor" şeklinde konuştu. (diha)