Yıllardır ilk kez ilimiz de Milli Eğitim Müdürü farklı bir bakışla eğitim ve öğretim sorunlarına ciddiyetle parmak basmaktadır. Elbette atanan her Milli Eğitim Müdürü'nün gösterdikleri çaba inkâr edilmez. Ancak farkındalık yaratmak için yeterli donamıma sahip olmak önemlidir. İl Milli Eğitim Müdür'lüğüne atanan Şerafettin Turan'ın çabası dikkate değer. Görev ve sorumluluk bilinciyle hareket etme gayretinde... Eğitim konusunda da ilimizin ufkuna huzme düşürürken, bize de sahip çıkmak düşer.
Genç, deneyimli, bu alanda uzman, düşüncelerini pratiğe çevirmeyi başarabilen, eğitim ve öğretimin bir ekip işi olduğu anlayışı içinde hareket etmesini önemli buldum. Bu bilinçle başladığı çalışmaları, görev ve sorumluluk anlayışı ile paylaşılması, başarı adına beni fazlasıyla umutlandırdı.
2017 yılında hedeflenen başarıyı planlı çalışmalarla yakalama azmini güçlendirmede verdiği uğraş bunun referansıdır. Basın mensuplarına yaptığı sunumla; maddeler halinde sıraladıkları projeler bilinçli bir hedefleme olduğu, eğitimdeki bu eksikliklerin farkında olmaları, onların gelecekteki başarısının inşası demektir. Bu nedenle bize düşen görev, eğitime öncelik vermek, siyasi aktörlerden eğitimin gelişmesi için yararlanmak.
Milli Eğitim Müdürü'nün paylaştığı rakamlar dünya standartları ve ülkemizin batısı ile kıyaslandığında eğitimimizin nasıl dibe vurduğunun göstergesiydi. Dudak uçuklatan rakamlar olması, bizim bu konu üzerinde hayati bir uğraş vermemiz gerektiği inancı hasıl olmaktadır. İşte Müdür beyin feveranı bu dibe vurmuşluktan kurtulma çabası idi.
Projenin ilk maddesi "Şanlıurfa dersi" idi... Öyle isabetli seçilmiş ki, bir çok öğrenci büyüdüğü şehri bir yana, okuduğu okulu çevresiyle birlikte yeterince tanımamaktadır. Kaldı ki bir öğretmen atandığı yeni bir şehri nasıl tanıyacak? Onun için eğitim öğretim verdiği okulu ve çevresini tanımadan çevreyle eğitim ve öğretimle bütünleşmesi de mümkün değildir.
Şehrin sosyal dokusunu, yaşam ve ekonomik kazanımlarını, turizmi canlandıran kültürel mirası, tarihi varlıkları bilmeden, görmeden nasıl faydalı olma anlamında paylaşabilinir. İşte eğitim ve öğretimin başarısı projelendirilmesinin öneminin farkına varılarak bu dersin konulması başlı başına bir kazanımındır.
Öğrenci yaşadığı çevreyi severek, koruyarak onu tanır, tanıyarak bilinç edinir. Milli eğitimin başarısının bu ilk maddeden geçtiğine ve bu başarıya yakalayacağına inanıyorum. Bu maddeleri sizlerle paylaşma olanağını bulamasam da içerik olarak yazdıklarım eğitim ve öğretimde bir hamle olacağına inanıyorum. Her ne kadar sadece öğrenci ve öğretmenler için bir proje olarak görülse de dolaylı da olsa esasen halkın bu derse ihtiyacı vardır.
Havasını solduğu, suyunu içtiği, güneşinden faydalandığı bu şehri tanıma arzusu değerleri renklendirmedir. Bu şehri tanıdıkça seven, önemseyen ve koruma adına sahiplenme bilinci edinir. Şehrin kültürüne gereken önemi verme, yaşadığı gibi yaşatma becerisi geliştirir. Farklılıklara özdeşlik duygusuyla yaklaşma, hoşgörülü olma, örf, adet ve geleneklerin kazandırdığı güzellikleri eğitim ve öğretimin başarısına katkı olarak sunma...
Her ilin eğitimde geri kalmasının çeşitli müzmin sebepleri vardır. Bunların başında doğurganlığın fazlalığı, göç ve hızla büyüyen nüfus... Zaten öğretmen eksikliği her dönemde çekilin sıkıntıların başında gelmektedir. Vaatler söylemde kaymayacağına inanıyorum.
Onun içindir ki her gelen yönetici buraya derslik yapma, okul açma seferberliğine yönelmiştir. Elbette tüm rutin işler gibi bunlarda mecburiyet. Ancak duvarların çoğalması yanında aynı zamanda bu duvarların ardında eğitim ve öğretimi geliştirmek daha önemli olduğu gerçeğinin altını çizmeliyiz. İşte bunun için radikal kararların alınması, başarıyı yakalama ve erdemli bir gelecek adına verilen çabadır.
İlimizde tarımda çalıştırılan çocuklarının durumu yürek yaralayacak boyutta. Ayrıca taşımalı eğitim ve öğretime yeni bir çalışma öneri ve talepleri tüm halk tarafından talep edildiği, milli eğitim de bu gerçeğin farkında olması önemli... Yeni arayışlar Milli eğitimde bir seferberlik havası estirmektedir. Takdir edilir, desteklenmelidir.
Hele şu okuma ve yazma alışkanlığı üzerinde durularak yeniden bunu topluma sunmak önemli özveri ister. Bu çalışma hem öğrencilere, hem öğretmenlere, hem de velilere alternatif kazanımdır. Aynı zamanda öğretmen veli, öğrenci ve öğretmen ilişkilerinde yeniliklere kapı aralamadır. Mesleki disiplin içinde idareci öğretmen ve öğretmenler arasında ki ilişkiler de tüm bu sorunların temelini yeniden atma ve eğitim ve öğretimi yeniden yapılandırmadır.
Milli Eğitim için yazmak benim için vebaldir, deyip bitiriyorum.
