5 Nisan Avukatlar Günü geride kaldı. Mülkün temeli olan, adaletin olmazsa olmaz savunucularından olan avukatların, bu gününe özel bir yazı için geçtim klavyenin başına. Okuyan, okuduğunu anlayan, müvekkillini savunmak ve onu dar yerden kurtarmak veya cezasını hafifletmek için büyük uğraş veren olduğu gibi anti tez savunucusu da yine odur.
Pir Yunus’un sözlerini anımsatarak devam edelim. “Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı.” Sözün insan üzerindeki etkisi tartışılmaz. Sözün bittiği yerde gerisi facia…
İşte avukatlar sözün sahibi, kurtuluşu arayan iliksiz, düğmesiz o cübbeye layik meslek erbaplarıdır. Cubbe demişken bunun bilinmesinde fayda vardır. Kısaca Roma’dan kalma bir adet olduğu bilgisini de paylaşmış olalım. Hayatın her alanında olduğu gibi avukatlar, akıllıca ve yerinde söylenmiş güzel, hoş, adaleti temsil eden sözlerle genelde insanlar üzerinde olumlu etkiler bırakırlar; inandırıcı konuşur sözleri yumuşatarak rayından çıkmak üzere olan işleri düzene sokmak için büyük uğraş verirler.
“Beş Nisan Avukatlar günü” imiş haberimiz yok. Avukatlara çok yakın biriyim. Hem dostlarım hem arkadaşlarım hem akrabalarım var. Üstelik torunlarım (Özgür, Roza ve Rênas)’ın babası avukat… Soyadımı taşıyan yeğenim “Serhat” avukat. Gelinimiz Lezgin Hanım var. Bu güne kadar avukatların bir günü olduğunu hiç duymadım. Ben mi habersizim yoksa onlar mı? Böyle bir güne gerek duymuyorlar, bilmiyorum.
Nedense diğer özel ve mesleki günler gibi ses vermedi. Sessiz sedasız geçti. Belki de bi korona virüs belasınadır. Onun için avukatlar gününü telefon açıp tek tek kutlamasak da onların o gününü öğrenmemiz ve bilmemiz bu yazıyı yazmamıza yeterlidir sanırım.
İnternette bir gezinti yapınca gördüm. 1923 te Ankara Barosunun açılışında bayram ilan edilmiş. Ancak ülkemizde öyle çok bayramlar, öyle çok özel günler haftalar var ki Avukatlar kendi günlerini bugünler arasında unutmuşlar desem yeridir. Çünkü Avukatlar sahip çıkmayınca kim sahip çıkacak?
Avukat kelimesini merak ettim. Hani biz bütün kelimeleri Türkçeleştiririz ya! Ama Avukat kelimesi Fransızca… Herhalde bu kelimenin Fransızca olmasından rahatsız olmuşuz ki adlarının önüne son zamanlarda “hukukçu” terimi kullanılmakta. Hukuk kelimesi de Arapça olunca bu “hak savunucu” larına bir isim bulamamışız. Esas Arapçada avukata “muham” denilir. Kürtçede “parêzer” denmesine rağmen kimse bu söylemleri kullanmıyor. Onlar da hep Avrupa’i “avukat” söylemini kullanmaktadırlar. Türkçe hesabına gelen kelimeleri kullanır, gelmeyenleri dilden saymazlar.
Biz tatlı ve acı anlatılarla avukatların günü geçtiyse de yine de yâd edelim. Bu günü halk arasında anlatılan fıkralarla bu corona virüsüne karşı tepki olsun diye tebessüm olsun.
Bir dostum avukat olmuştu. Annem de (Allah rahmet eylesin) ömründe bir şahitlik için mahkemeye gitmiş evde onu konuşuyorduk. O sıra arkadaşım geldi, onun şahitliğini konuştuk. Konu daha sonra paraya geldi. Arkadaşım işi olmadığını para kazanmadığını söyleyince, annem; tev tev! kaç tane kara cübbeli gürdüm. Cepleri de yoktu, ellerini sallayıp o cübbenin eteğine para dolduruyorlardı. Senin ki niye yok?”
Güncelliğini daha kaybetmeyen avukat fıkrası; Günlerden bir gün adamın biri bir avukata gelir. Derdini anlatır. Avukat onu dinledikten sonra müvekkiline der ki.. “Kim sana ne sorduysa sen lo lo lo” diyeceksin. “Tamam” deyip mahkemeye giderler. Suçluya kim ne sorarsa savıcıya, hâkime “lo lo lo” diye cevap verir. Hâkim onu beraat eder. Mahkeme dağılır avukat müvekkilinden para ister. Müvekkil ona “lo lo lo” diye cevap verir Avukatta; “bana bak herkese lo lo bana da mı lo lo”
Bir fıkra daha; Adliyede mahkeme salonunun önünde bulunan banklarda oturmuş birkaç avukat duruşma sırasını beklemektedirler. Bir şahıs yaklaşır ve avukatlardan birine sorar; “Pardon avukatsınız sanırım bir şey sorabilir miyim?” Avukat: “Aslında büro dışında pek danışmanlık vermiyoruz ama neyse derdini söyle yardımcı olmaya çalışayım nedir sorunuz?” Şahıs: şahıs sözünü tekrarlar Avukatsınız değil mi? Avukat: “Evet avukatım dedim ya, sizi dinliyorum.” Şahıs: “ben yine de Avukat kimliğinizi görmek istiyorum.” Herkesi düşündüren ve haklı olduğu cümle gelir. Avukat: “Ben de parayı görsem.”
Son söz niyetine, internet ortamından avukatlar için söylenmiş bu güzel sözü seçerek sizinle paylaşma gereği duydum. “Adil bir avukat karanlığa meydan okuyan güneşe benzer.” Adalet duygusuna sahip, özgürlüğü savunan, insan hakları evrensel beyannamesinin temsilcileri, hakkın ve hukukun yanında yer alan tüm avukatların günü kutlu olsun.
